-
Ali Erkan Kavaklı
Tarih: 25-09-2025 13:00:00
Güncelleme: 25-09-2025 13:00:00
Muhyiddin Arabî, “Şeceretü’n-Numaniye fî Devleti’l-Osmaniye” adlı eserinde Osmanlı Devleti’nin soy kütüğünü anlatır, Şam’ın fethedileceğini, kendisinin kaybolmuş ve mezbeleye dönmüş mezarının bulunacağını haber verir.
Hıristiyanların Yahudilerle iş birliği yapacağını, buna karşılık Müslümanların birlik olup Yahudileri yok edeceğini söyler.
1240 yılında Şam’da vefat eden Muhyiddin Arabî, Osmanlının kuruluşundan 70 yıl önce onun tarihini yazar.
Arabî; cifir ilminin sultanı Hz. Ali’den (ra) ders aldığını; “Osmanlı Devleti Soy Silsilesi” risalesini bu sayede kaleme aldığını ifade eder.
Eserde yazar; tılsım sahibi ‘sin’den, yani Birinci Selim’den söz eder. Yavuz Selim’in ‘mim’den sonra yani Mehmet Fatih’ten sonra tahta geçeceğini, tılsım sahibi yani halife olacağını haber verir.
Sultan Selim’in Şam’ı fethedeceğini ifade eden İbn Arabî, iki önemli ilmî keramet gösterir:
Birincisi; Yavuz Selim’in Anadolu, İran ve Arap Yarımadasına sahip olacak.
İkincisi; Selim Han’ın Şam’da çöplüğe çevrilmiş olan Muhyiddin İbn Arabî’nin mezarını bulacak.
Hz. Ali; şüphesiz Osman oğullarından Selim Rum’a, Acem’e ve ardından Arap diyarına hükmedecektir, buyurur.
Yavuz Sultan Selimiki önemli sefer yapar. Biri Safevî hükümdarı Şah İsmail, diğeri de Mısır hükümdarı Kansu Gavri üzerine. İki savaşı da kazanır. Sultan Selim, Şah İsmail’in şeyhliğini ve Şiîliği kullanarak Osmanlı Devleti’ni parçalamasını önler.
İkincisi Suriye ve Mısır’ı fethederek İslam Birliğini kurar. Halifeliği Mısır’daki Abbasi halifesi Mütevikkil’den devralır. Bütün Müslümanların lideri olur.
Devleti, dünyanın en güçlü devleti hâline getirir. Osmanlı, bütün dünyada Müslümanların koruyucusu olur.
İslam birliği emreder. Müslümanlar, güç ve kader birliği yapmalı.
Emperyalist ve işgalcilerin Müslüman ülkelerini işgal etmelerini ve sömürmelerini önlemenin yolu birlik ve dolayısıyla güçlü olmaktır.
Muhyiddin Arabî eserinde şöyle der:
“Sin, Şın’a girince Muhyiddin’in kabri açığa çıkar!”
Selim, Şam’ı fetheder; Muhyiddin’in mezbeleye dönmüş mezarını bulur, türbe yaptırır, yanına cami ve imaret bina ettirir.
Şeceretü’n-Numaniye fî Devleti’l- İslamiye devletin ne zaman yıkılacağını da haber verir:
“Halk, İslam’dan uzaklaşacak, bunun neticesi devlet yönetimine küffar ve dış devletlerin müdahalesi ile Osmanlı Devleti yıkılacak.”
Yahudiler Filistin çevresindeki bazı şehirlere yerleşmek isteyecek ve buna karşı çıkan “ayın” (Abdülhamit Han), onların güdümündeki bazı kimseler tarafından istenileni vermeye zorlanacak.
“Ona ilkin şarkın yücelerinden olan beş menzilin içine yerleşme vaad edilir. İkinci tasarrufta ise milletin çokça hakaretlerini hasıl kılan ilk nedeniyle, kendisine işaret edilen kimseye ‘Bir şey ver!’ denilir.
‘Kabahatlerimiz yüzünden belâlarla karşı karşıya geldik!’ der Kur’an. Son mim Osmanlı padişahının Mehmed olacaktır.
Bundan sonra çok büyük bir fitne zuhur eder. Millete hükmedenler el değiştirir. Zulüm ve kötülükle dolduktan sonra yeryüzüne tekrar adalet yerleşir. Sonun ortaya çıkışıyla ilk ‘mim’in hükmü (Hz. Muhammed (sav) yeniden doğar ve onunla yeryüzü yeniden canlanır.”
Allah Teâlâ “ilk mim” olan “Muhammed” Aleyhisselâmın nurunu yaymak ve İslam’ı yeryüzüne tekrar hâkim kılmak için ‘son mim’ Mehdi’yi gönderecek. Mehdi, yeryüzünü zulüm ve kötülüklerden temizleyip İslam’ın nuru ve adaletiyle yeniden ıslah edecektir.
Muhyiddin Arabî, Hıristiyan ve Yahudilerin iş birliği yapacaklarını anlatır. Sanki bugün Gazze ve Filistin’deki zalimlerin dayanışmasını dile getirir.
Yazar, özetle şunları söyler:
“Büyük bir savaş çıkacak, birçok devlet bu savaşa katılacak, savaş uzun sürmeyecek. Savaş sonrası Müslümanların dünya hâkimiyeti başlayacak, büyük bir bölgeye hükmedecekler.
Yahudiler devlet kuracak, bu devlet sayesinde helakleri kolaylaşacak. Yahudiler, Hıristiyanlarla menfaat birliği yapacak, yaptıkları anlaşmalarla kendi sonlarını hızlandıracaklar.
Osmanlının devamı olan Türk devleti gelişecek, iki binli yılların ortalarına doğru büyük bir güç haline gelecek, dünyada söz sahibi olacak. Türkiye Yahudilere başkaldırarak yeni bir dönem başlatacak. Dünya alev topuna dönüşecek.
Kudüs, Müslümanlar tarafından fethedilecek, Müslümanlar Kudüs’e hükmedecekler. Yahudi devleti 2020’li yıllardan sonra yanlış politikalar uygulayacak, çöküş sürecine girecek. 2000’li yıllarda Müslümanlara yaptıklarının bedelini devletlerinin çöküşü ile ödeyecekler.
İslam dünyası altın çağını bu devlet sayesinde yaşayacaktır. Ayrılıklar ortadan kalkacak, İslam kardeşliği yeniden tesis edilecektir.”
(Şeceretü’n-Numaniye fi Devlet-i Osmaniye, s. 56-58)
- Üzüm çalmayan asker ve diploma sahtekârları
- Terörsüz Türkiye ve İdris Bitlisî gerçeği
- İmam Hatiplerin Başarısı Ve Yüz Yılın Pedagojik Yanlışı Karma Eğitim
- Başarıyı artırmak için neyi daha iyi yapabiliriz
- Okullarda verimlilik kriterleri belirlenmeli öğretmenin verimliliği ölçülmeli
- Milli Eğitim Bakanının yutkunup söylemedikleri Yabancı dille eğitim sömürge ülkesinde olur
- Öğretmen Akademisi ve medeniyet değerlerimizi temsil eden öğretmen
- Yitik hazine peşinde koşan profesör
- Fatih’in idealleri ve fetih müjdesi
- Yeni nesil öğrenci
- 28 Şubat cuntası ve Amerika çıkarlarına göre düzenlenen eğitim sistemi
- Zihin köleliği ve müfredat çalışmaları