içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

İSLAM ve MATEMATİK

►    Bazı  yarı  aydın  Müslümanlar,  bu  ifadeye   takılır  ve  “islȃmiyetin  matematikle  ne ilgisi  var?  Matematik  pozitif  bir  ilimdir,  dünyevi bir bilimdir,   akılcılıktır,  pozitivistlerin,  ateistlerin  itibar  ettikleri  bir  konudur. Halbuki  islamiyette  her şey  göklerden  gelir,  ledün  ilmi  vardır,  evliya  ve  kerametler  vardır,    namazlar, dualar  ve  zikirler  vardır,  matematik,  fizik,  hesap  v.s  değil”  tarzında    gaflet  ve   cehalet  kokan  tepkilerde  bulunurlar.  Gerçek şudur ki,  onlar  matematiği  ve   İslâmı  bilselerdi  böyle  ifadelerde  bulunmazlardı.

►      Yerleri,  gökleri  ve   ışığın  milyonlarca, milyarlarca  yılda  gelebildiği  trilyonlarca  galaksiyi  ve  her  galakside  trilyonlarca  yıldız  ve  gezegeni,  kara delikleri    yoktan  var eden ve kusursuz bir  düzen içinde sürdüren  Alemlerin Rabbi  CC    elbette  her şeyi  göklerden  indirmiştir.  Hem  bir  süre  önce  zaten  dünya  da   yoktu  ve  onu da  Allah CC  göklerden   indirip  yerine,  yörüngesine  koymuştur.  Bütün  bunları  yapan  ve  yaratan,  “suyu  semadan,  demiri  göklerden  indiren”   Allah CC  matematiği  de  göklerden  indiremez mi?

“Şüphesiz biz her şeyi bir ölçüye göre yarattık.” (Kamer,49)

Ayeti  kerimesi  neyi  anlatıyor? Herşey  ne  demektir?  Matematiğin dışındaki şeyler midir?  Ölçü   ne  demektir?

 “Eğer göklerde ve yerde Allah’tan başka ilâhlar olsaydı, ikisinin de dengesi ve düzeni kesinlikle bozulur giderdi. Arşın Rabbi olan Allah, onların yakıştırdığı her türlü çirkin vasıflardan uzaktır, yücedir! “ (Enbiya, 22).   Denge  ve  düzen  matematik  değilse  nedir?

Bugün  modern  bilim  adamları,  bilgisayarların,  dijital  teknolojinin  ve  genetik  ilminin  gelişmesinden  sonra,    canlılarda  bulunan, hayatın temel taşı  genlerin,  inanılmaz  derecede  karmaşık,  kapsamlı  ve  teferruatlı  bir  digital  kodlama ve program  olduğunu,  sonsuz  bir  bilim  ve  ilim  olmadan  kesinlikle böyle  bir  şeyin  mümkün  olmadığını  itiraf  ediyorlar.

“De ki: “Onları ilk def'a yaratan, (yine) onları diriltecek! Çünki O, her türlü (mahlûku ve onları) yaratmayı hakkıyla bilendir.”  (Yasin, 79)

“Ey insanlar! Size bir örnek verildi. Şimdi ona iyi kulak verin. Sizin Allah’tan başka taptıklarınız bir sinek dahi yaratamazlar, hepsi bunun için toplansalar bile. Eğer sinek onlardan bir şey kapsa, bunu ondan kurtaramazlar. İsteyen de âciz, istenen de.”(Hac,73)

►    Matematikte  çarpım işlemi,  çarpılan  sayıdan  kaç  adedinin  ortaya  çıkacağını  ifade  eder.    Örneğin  bir  sayıyı  iki  ile  çarparsanız,  o sayıdan  iki  tane  olacak  demektir.  Bir  sayı  veya  büyüklüğü  sıfırla  çarparsanız,  o  sayı  veya  büyüklükten   hiç  olmayacağını  ifade  etmiş  olursunuz.  Bir  milyarı  sıfırla  çarparsanız   bir  milyar  hiç  olmayacak  demiş  olursunuz.  Yani ne   kadar  büyük  olursa  olsun  herhangi  bir  sayıyı  sıfırla  çarparsanız  sonuç  her zaman  sıfır yani  yokluk  çıkar.  Sıfırla  çarpmak  büyüklükleri  yok eder   eski  tabirle sıfıra  müncer  eder.
Sıfırla  çarpılan şeyler  boşa gider.
 
“Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur.”(Necm 39)  ayetindeki  yoktur  kelimesi  neyi  ifade ediyor.  ‘Sıfır’  olabilir mi?

“İşte onlar dünyada da âhirette de emekleri boşa giden kimselerdir. Onların hiç yardımcıları da yoktur.”(Al-i İmran, 22).  Ayetinde  geçen  “boşa giden” lafzı   ne  demektir? 

“Kehf Suresi 104: “Onlar, güzel şeyler yaptıklarını zannetmelerine rağmen, dünya hayatında yaptıkları çalışmalar boşa giden kimselerdir.”

Kehf Suresi 105: İşte onlar, Rablerinin âyetlerini ve O’na kavuşmayı inkâr etmişler de bu yüzden bütün amelleri boşa gitmiştir. Tartılacak şeyleri kalmadığından kıyâmet günü onlar için artık bir terâzi koymayacak, onlara hiçbir kıymet vermeyeceğiz.”  Ayetlerinde  geçen  boşa  gitmek  ne  demektir?

Bir  insan  bütün  ömrünü ibadet,   hayır  ve  iyilikle  geçirse,  tek bir  kelime-i  küfür  yani  Allah CC  ve  onun  gönderdiklerini  inkar,  hafife  almak,  istihza  etmek,   yok saymak,  bilerek  aksine  hüküm  vermek   onun  bütün  amellerini  sıfırla  çarpar,  boşa  çıkarır  ve  hesap  günü  iflas  edenlerden  olur.    İşte  size   matematik.   Mesela,  “bugün  1400  sene  önce  gelen  hükümlerle  ülke  idare  edilemez”  demek,    “bugün  Kur’an-ı Kerimin  bazı  ayetleri  geçersizdir”  veya “bugün  faizsiz  ekonomi  olamaz”  demek   aynen  böyledir.  Matematikle  şaka  olmaz.  Matematik  Allahın CC  ayetlerinden  birisidir.

“Allah’ın öteden beri işleyip duran kanunu (budur). Allah’ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.”(Fetih, 23)

“ Sen, Allah'ın sünnetinde, kanunlarında aslâ bir değişiklik göremezsin. Onların yerini dolduracak kanun da bulamazsın. Allah'ın kanunlarının uygulanmasında aslâ geri çevrilme, zaman-mekân sapması yapılarak değiştirilme, hak edenlerden başkalarına yönlendirilme de da göremezsin.”(Fatır, 43)

►    Kur’an-ı Kerimde,  sayısız  hikmet  ve ilimlerle beraber  bir  insan aklıyla  gerçekleştirilmesi  kesinlikle  mümkün  olmayan sayısal  ve  matematiksel  bir  mucize  bulunduğu da  inkar  edilemez.  Örneğin,  ay   kelimesi  12  defa,  gün  kelimesi  365  defa  geçmektedir. “Günler” kelimesi 30 defa  geçer,  Dünya 19 senede bir, Güneş ve Ay ile aynı hizaya gelir. Kuran’da Güneş ve Ay kelimeleri birçok defa aynı ayette geçmektedirler. Kaç defa mı? Tam 19 defa.  Kara  kelimesi 12,  Deniz kelimesi  32 defa geçer  ve  bunların oranı  12/32 =0.375 dir.  Peki  yeryüzündeki  karaların  denizlere  yüz ölçüm  oranı  nedir? 0.375 !    Bunların   ötesinde,  Surelerin,  ifadelerin   ve  harflerin  sayılarında da  içinde  geçtiği  manalarla  ilişkili  bir  uyum  olduğu  bir   gerçektir.  Bu  düzen  İlahi  Kitabın   anlam  ve  kıraatına  hiçbir  insan  sözünde  olmayan  bir  ahenk   ve  cazibe  vermesinin  yanı sıra,  bir  benzerinin  asla   yazılamayacağını da  vurgulamaktadır.  Peygamberimiz SAS “benim  mucizem  Kur’andır”  buyurmuştur.

►    Matematik  ve algoritmanın  temellerini  atan El-Harizmi,  Optik  biliminin  öncüsü  İbn-i Heysem,  El Biruni,  İbn-i Sina,  El Cezeri,  Hezarfen  Çelebi,  Fatih  Sultan Mehmet, Mimar Sinan  gibi   yüzlerce  Müslüman  büyükleri  ve  ilim  adamları  zamanlarının  en  önde  gelen  matematikçileriydiler.

Müslümanlar  son  5-600  yıldır  matematiği,  düşünmeyi ve   akletmeyi  terk ettikleri  için  bugün  bu  haldeler.  Bilimde  son  sıralarda,  ahlâk  sıralamasında  Avrupada  yoklar,  Dünyada  103 üncü  sırada!

 ►    Matematik,  aklını  kullanmak,  akıl  yürütmek,    akletmek  ve  düşünmek demektir.

“Hiçbir şahıs için Allah Teâlâ'nın izni olmaksızın imân etmek kabil değildir. Ve  O murdarlığı âkilâne düşünmez kimselerin üzerine kılar.”(Yunus, 100)

Bu yazı 89 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum